Lukoil, yaptığı açıklamada, “Varlıkların satışı OFAC tasfiye lisansı kapsamında gerçekleştirilmektedir. Gerekirse lisans süresinin uzatılması için başvuru yapılacaktır” ifadelerine yer verdi. Bu açıklama, satışın ABD Hazine Bakanlığı denetiminde yürütüldüğünü ortaya koydu.

TÜRKİYE’DE 19 YILLIK VARLIK
2006 yılında Türkiye pazarına giren Lukoil, kısa sürede ülke genelinde 600’ü aşkın istasyona ulaştı. Şirket, hem akaryakıt dağıtımında hem de enerji tedarikinde önemli bir pazar payına sahip.

KÜRESEL PETROL DENGESİ ETKİLENEBİLİR
Dünya petrol üretiminin yüzde 2’sini karşılayan Lukoil’in bu kararı, küresel arz dengelerini de değiştirebilir. Irak’taki West Qurna 2 sahasında yüzde 75 hisseye sahip olan şirket, günlük 480 bin varil üretim yapıyor. Bu operasyonun elden çıkarılması, petrol fiyatlarında dalgalanmalara yol açabilir.

AVRUPA’DA DA VARLIKLARINI SATIYOR
Lukoil’in satış listesinde Bulgaristan’daki Burgas Rafinerisi ve Romanya’daki Petrotel Rafinerisi de bulunuyor. Bu tesisler, bölgesel petrol işleme kapasitesinin en önemli parçaları arasında yer alıyor.

YAPTIRIMLARIN ETKİSİ DERİNLEŞİYOR
Enerji uzmanları, Lukoil’in bu adımının, Batı yaptırımlarının Rus enerji şirketleri üzerindeki baskısını net şekilde gösterdiğini belirtiyor. Bu satışın, sadece Lukoil değil, tüm bölgesel enerji tedarik zincirleri üzerinde uzun vadeli sonuçlar doğuracağı değerlendiriliyor.

Türkiye açısından bakıldığında, bu gelişme akaryakıt piyasasında yeni ortaklıkların ve satın alma süreçlerinin önünü açabilir.