"Filistin'i özgürleştirdiğimizde dünyayı da özgürleştirmiş olacağız"

Dünya 10.10.2025 - 16:24, Güncelleme: 10.10.2025 - 16:24
 

"Filistin'i özgürleştirdiğimizde dünyayı da özgürleştirmiş olacağız"

İsrail tarafından uluslararası sularda saldırıya uğrayıp alıkonulan Küresel Sumud Filosu'ndaki aktivistlerden eski Amerikan askeri Phil Tottenham, dünyanın özgürleşmesinin yolunun "Filistin'i özgürleştirmekten geçtiğini" söyledi.
Eski deniz piyadesi Tottenham, işgal altındaki Filistin topraklarına insani yardım malzemesi taşımak ve dünyanın dikkatini bölgeye çekmek için oluşturulan Sumud Filosu'yla yaptığı yolculuğu ve İsrail'deki gözaltı sürecinde neler yaşadığını anlattı. Sumud Filosu'nun Gazze yolculuğunun çok olumlu sonuçları olduğuna işaret eden Tottenham, "Şimdi herkesin Filistinliler için daha fazlasını yapması gerekiyor çünkü Filistin'i özgürleştirdiğimizde, dünyayı da özgürleştirmiş olacağız." dedi. Tottenham, Gazze'nin İsrail'in işgalinden kurtulması için ABD'de düzenlenen protestolara düzenli olarak katıldığını aktararak, insanların Filistin'de barışın tesisi adına "her aracı denemesi gerektiğini" vurguladı. Müslüman Filistin halkının, tanıdığı en güzel insanlar olduğunu söyleyen Tottenham, "Hükümetimizden, bencillik ve kibir uğruna kendilerini satan insanlardan daha çok, onlar (Filistinliler) bize, biz de onlara benziyoruz." değerlendirmesinde bulundu.   "DİĞER ÜLKELERİ KISKANIYORDUK" Daha önce Gazze için 40 gün açlık grevi yapan Tottenham, İsrail askerlerince gözaltına alındıktan sonra ABD'nin diplomatik misyonlarının kendilerine desteğinin "minimal" düzeyde kaldığını, diğer ülke misyonlarının kendi vatandaşlarına sahip çıkmasını "kıskandıklarını" dile getirdi. Tottenham, "(ABD) Dışişleri Bakanlığı, çok az yardımda bulundu ve sanki son dakika (duymuşlar) gibi döndüğümüzü bile bilmiyorlardı." dedi. Eski bir asker ve ABD vatandaşı olarak ülkesinin bu tutumunun "korkunç" olduğunu belirten Tottenham, "Onlarla (vatandaşlarıyla) ilgilenen, yiyecek ve su sağlayan diğer ülkeleri, konsoloslukları ve büyükelçilikleri kıskanıyorduk. Bizimki berbattı. Tıpkı burada yaptıkları gibi insan ırkı ve ahlaki değerler konusunda bizi hayal kırıklığına uğrattılar." ifadesini kullandı.   "SADECE FİLİSTİN'E ÖZGÜRLÜK' DEDİKLERİ İÇİN BAZI İNSANLAR DÖVÜLDÜ" Sumud Filosu'na dahil olarak Gazze'ye yardım ulaştırmayı bir sorumluluk olarak gördüğünün altını çizen Tottenham, kendilerini gözaltına alan İsrail askerlerinden gördükleri hakaret ve tacizlere işaret etti. Tottenham, gözaltındayken, "rahatsız edici durumlara ve pozisyonlara zorlandıklarını" aktararak, saatlerce elleri arkadan kelepçelenerek dizüstü vaziyette bekletildiklerini söyledi. İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir'in kendilerine "terörist" diye hitap ettiğini vurgulayan Tottenham, onun ziyareti esnasında gözaltındaki aktivistlerden bazılarının, "sadece Filistin'e özgürlük" diye slogan attıkları için "dövüldüğünü" belirtti. Tottenham, "İşin yürek burkan kısmı; Filistinli esirlerin, tutukluların veya mahkumların neler yaşadığını hayal etmekti ve yaşadıkları tam da böyle bir terördü. Biz de bunun sadece birazını yaşadık ve bu bile korkunçtu." diye konuştu.   HÜCREDE TÜRKLERİN SÖYLEDİĞİ EZGİLERLE MORAL BULDU İsrail'de gözaltında bulunduğu sürede Türk aktivistlerle de tanıştığını anlatan Tottenham, hücrede geçirdiği 5 gün boyunca Türklerin söylediği ezgileri dinleyerek "moral bulduklarını" söyledi. Tottenham, "Enerjimiz tükenmiş ve hücrelerde öylece yattığımız zamanlar, Türkçe ezgileri dinlemek ve anlamlarından bazılarını, güzelliği ve uyumu keşfetmek çok moral vericiydi. Bizi oraya getiren şey işte o dayanışmaydı ve insan olduğumuz için sahip olduğumuz koşulsuz sevgiye dokunabilmekti." diye konuştu. Akdeniz'in en batısından en doğusuna uzanan deniz yolculuğu boyunca hiç korkmadıklarını vurgulayan Tottenham, İsrail'in hücum botları üzerlerine gelirken, onları şarkı söyleyerek karşıladıklarını, bu güzel anların kendisi için "unutulmaz olduğunu" kaydetti.   “ABD’YE DÖNER DÖNMEZ GAZZE PROTESTOSUNA KATILDIM" Ülkesine döner dönmez ilk iş olarak ABD'nin New York'taki Birleşmiş Milletler Daimi Temsilciliği önündeki Gazze protestosuna katılan Sumud Filosu aktivisti, yaklaşık 2 yıldır ABD'nin misyon binası önünde Filistin halkına destek için çeşitli eylemlerde bulunduklarını belirtti. Bu tarz protestoların önemine değinen Tottenham, Filistin halkının haklarına kavuşuncaya kadar diğer aktivistlerle birlikte protestolarına devam edeceklerini kaydetti.   "BU YAPILANLARIN SOYKIRIMDAN BİR EKSİĞİ YOK" Tottenham'a destek için ABD'nin New York'taki BM Daimi Temsilciliği binası önüne gelenler arasında bulunan eski ABD Hava Kuvvetleri mensubu Joy Metzler de İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını, "Filistin halkının kendi topraklarında etnik temizliğe tabi tutulma girişimi" olarak değerlendirdi. Metzler, "Şu anda (Gazze'de) olup bitenlerin ne kadar korkunç olduğunu anlatmaya kelimeler yetmez; bu yapılanların soykırımdan bir eksiği yok." dedi. İsrail'in, ABD hükümetinin desteğiyle "savaş suçu işlediğini" ve Hava Kuvvetlerinden bu sebeple ayrılma kararı aldığını anlatan Metzler, "Ordudan ayrıldım çünkü uluslararası hukuku korumakla, barışı korumakla veya kendi halkımızı güvende tutmakla ilgilenmediğimizi fark ettim." ifadesini kullandı. ABD hükümetinin bu tutumunun "utanç verici" olduğu değerlendirmesinde bulunan Metzler, tüm hükümet ve kuruluşlara "soykırımı durdurun" çağrısında bulundu.
İsrail tarafından uluslararası sularda saldırıya uğrayıp alıkonulan Küresel Sumud Filosu'ndaki aktivistlerden eski Amerikan askeri Phil Tottenham, dünyanın özgürleşmesinin yolunun "Filistin'i özgürleştirmekten geçtiğini" söyledi.

Eski deniz piyadesi Tottenham, işgal altındaki Filistin haberleri">Filistin topraklarına insani yardım malzemesi taşımak ve dünyanın dikkatini bölgeye çekmek için oluşturulan Sumud Filosu'yla yaptığı yolculuğu ve İsrail haberleri">İsrail'deki gözaltı sürecinde neler yaşadığını anlattı.

Sumud Filosu'nun Gazze yolculuğunun çok olumlu sonuçları olduğuna işaret eden Tottenham, "Şimdi herkesin Filistinliler için daha fazlasını yapması gerekiyor çünkü Filistin'i özgürleştirdiğimizde, dünyayı da özgürleştirmiş olacağız." dedi.

Tottenham, Gazze'nin İsrail'in işgalinden kurtulması için ABD'de düzenlenen protestolara düzenli olarak katıldığını aktararak, insanların Filistin'de barışın tesisi adına "her aracı denemesi gerektiğini" vurguladı.

Müslüman Filistin halkının, tanıdığı en güzel insanlar olduğunu söyleyen Tottenham, "Hükümetimizden, bencillik ve kibir uğruna kendilerini satan insanlardan daha çok, onlar (Filistinliler) bize, biz de onlara benziyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

 

"DİĞER ÜLKELERİ KISKANIYORDUK"

Daha önce Gazze için 40 gün açlık grevi yapan Tottenham, İsrail askerlerince gözaltına alındıktan sonra ABD'nin diplomatik misyonlarının kendilerine desteğinin "minimal" düzeyde kaldığını, diğer ülke misyonlarının kendi vatandaşlarına sahip çıkmasını "kıskandıklarını" dile getirdi. Tottenham, "(ABD) Dışişleri Bakanlığı, çok az yardımda bulundu ve sanki son dakika (duymuşlar) gibi döndüğümüzü bile bilmiyorlardı." dedi.

Eski bir asker ve ABD vatandaşı olarak ülkesinin bu tutumunun "korkunç" olduğunu belirten Tottenham, "Onlarla (vatandaşlarıyla) ilgilenen, yiyecek ve su sağlayan diğer ülkeleri, konsoloslukları ve büyükelçilikleri kıskanıyorduk. Bizimki berbattı. Tıpkı burada yaptıkları gibi insan ırkı ve ahlaki değerler konusunda bizi hayal kırıklığına uğrattılar." ifadesini kullandı.

 

"SADECE FİLİSTİN'E ÖZGÜRLÜK' DEDİKLERİ İÇİN BAZI İNSANLAR DÖVÜLDÜ"

Sumud Filosu'na dahil olarak Gazze'ye yardım ulaştırmayı bir sorumluluk olarak gördüğünün altını çizen Tottenham, kendilerini gözaltına alan İsrail askerlerinden gördükleri hakaret ve tacizlere işaret etti. Tottenham, gözaltındayken, "rahatsız edici durumlara ve pozisyonlara zorlandıklarını" aktararak, saatlerce elleri arkadan kelepçelenerek dizüstü vaziyette bekletildiklerini söyledi.

İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir'in kendilerine "terörist" diye hitap ettiğini vurgulayan Tottenham, onun ziyareti esnasında gözaltındaki aktivistlerden bazılarının, "sadece Filistin'e özgürlük" diye slogan attıkları için "dövüldüğünü" belirtti. Tottenham, "İşin yürek burkan kısmı; Filistinli esirlerin, tutukluların veya mahkumların neler yaşadığını hayal etmekti ve yaşadıkları tam da böyle bir terördü. Biz de bunun sadece birazını yaşadık ve bu bile korkunçtu." diye konuştu.

 

HÜCREDE TÜRKLERİN SÖYLEDİĞİ EZGİLERLE MORAL BULDU

İsrail'de gözaltında bulunduğu sürede Türk aktivistlerle de tanıştığını anlatan Tottenham, hücrede geçirdiği 5 gün boyunca Türklerin söylediği ezgileri dinleyerek "moral bulduklarını" söyledi.

Tottenham, "Enerjimiz tükenmiş ve hücrelerde öylece yattığımız zamanlar, Türkçe ezgileri dinlemek ve anlamlarından bazılarını, güzelliği ve uyumu keşfetmek çok moral vericiydi. Bizi oraya getiren şey işte o dayanışmaydı ve insan olduğumuz için sahip olduğumuz koşulsuz sevgiye dokunabilmekti." diye konuştu.

Akdeniz'in en batısından en doğusuna uzanan deniz yolculuğu boyunca hiç korkmadıklarını vurgulayan Tottenham, İsrail'in hücum botları üzerlerine gelirken, onları şarkı söyleyerek karşıladıklarını, bu güzel anların kendisi için "unutulmaz olduğunu" kaydetti.

 

“ABD’YE DÖNER DÖNMEZ GAZZE PROTESTOSUNA KATILDIM"

Ülkesine döner dönmez ilk iş olarak ABD'nin New York'taki Birleşmiş Milletler Daimi Temsilciliği önündeki Gazze protestosuna katılan Sumud Filosu aktivisti, yaklaşık 2 yıldır ABD'nin misyon binası önünde Filistin halkına destek için çeşitli eylemlerde bulunduklarını belirtti.

Bu tarz protestoların önemine değinen Tottenham, Filistin halkının haklarına kavuşuncaya kadar diğer aktivistlerle birlikte protestolarına devam edeceklerini kaydetti.

 

"BU YAPILANLARIN SOYKIRIMDAN BİR EKSİĞİ YOK"

Tottenham'a destek için ABD'nin New York'taki BM Daimi Temsilciliği binası önüne gelenler arasında bulunan eski ABD Hava Kuvvetleri mensubu Joy Metzler de İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını, " Filistin halkının kendi topraklarında etnik temizliğe tabi tutulma girişimi" olarak değerlendirdi.

Metzler, "Şu anda (Gazze'de) olup bitenlerin ne kadar korkunç olduğunu anlatmaya kelimeler yetmez; bu yapılanların soykırımdan bir eksiği yok." dedi.

İsrail'in, ABD hükümetinin desteğiyle "savaş suçu işlediğini" ve Hava Kuvvetlerinden bu sebeple ayrılma kararı aldığını anlatan Metzler, "Ordudan ayrıldım çünkü uluslararası hukuku korumakla, barışı korumakla veya kendi halkımızı güvende tutmakla ilgilenmediğimizi fark ettim." ifadesini kullandı.

ABD hükümetinin bu tutumunun "utanç verici" olduğu değerlendirmesinde bulunan Metzler, tüm hükümet ve kuruluşlara "soykırımı durdurun" çağrısında bulundu.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yankigazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.